“Burada doğdum ve burada öleceğim“ diyor
62 yıl önce Arnavutköy´de gözlerini açan Yannis Hutos. Sadece o mu? Değil... Çünkü burası sıcak yaz akşamlarında kafelerde birlikte sohbet etme imkanı buldukları, Boğaz´a dalıp gittikleri, yolda yürürken herkesin birbiri ile selamlaştığı bir yer.
Ben de bir şeyler yapmak istiyorum.
Arnavutköy, tam 1500 yıllık tarihi ile dimdik ayakta duruyor. Aslında ayakta kalma savaşı veriyor desek daha doğru olur belki de tüm karşı duruşlara rağmen 3. köprünün bir ayağı da Arnavutköy´den geçecek olursa tarihe tanıklık eden kimi eserler de sadece fotoğraflarda ve anılarda kalacak.
Bu semt Arnavutköylüler tarafından koruma altına alınmıştır.
Yıllar birçok güzelliği alıp götürmüşse de, şimdi Arnavutköylüler yurttaşlık bilinciyle geçmişine sahip çıkıyor. Bunun en somut örneği de 3. Boğaziçi Köprüsü’ne gösterdikleri tepkiden ve semtin her yerine astıkları dev pankartlardan görülüyor.
Arnavutköy, tam 1500 yıllık tarihi ile dimdik ayakta duruyor.
İstanbul´un Istanbul olduğu zamanlarda Türkler´le Rumlar´ın kardeş gibi geçinip gittiği, yardımlaşmanın, dostluğun her şeyin üzerinde tutulduğu, sabahları günaydın, akşamları ise iyi akşamlar sözcüklerinin esirgenmediği Arnavutköy, tam 1500 yıllık tarihi ile dimdik ayakta duruyor.
GELENEKSEL ARNAVUTKÖY ŞENLİĞİ
GELENEKSEL ARNAVUTKÖY ŞENLİĞİ
27 MAYIS 2012 PAZAR GÜNÜ SAAT 12:00’DE BAŞLIYOR!